Aileleri uyaran Kurt, çocuklara kaçırılmaya karşı anlaşılır, net, kısa ve emir kipi cümlelerle sürekli telkinde bulunulması gerektiğini kaydetti. Kurt, Cihan Haber Ajansı'na yaptığı açıklamada, son günler kaçırılan çocukların sayısında bir artış meydana geldiğini belirterek bunun endişe verici olduğunu belirtti.
Yaptığı değerlendirme ve gözleme göre, sosyal yönü güçlü, çok rahat iletişim kurabilen, insanlarla kısa sürede arkadaş olmayı beceren çocukların daha çok kaçırıldığını tespit ettiğini dile getiren Kurt, bunun nedenini ise şöyle açıkladı: "Sosyal yönü güçlü çocuk çok rahat bir şekilde tanıdığı, ya da tanımadığı kişilerle sokak, okul, park gibi yerlerde çekinmeden rahatlıkla iletişim kurabiliyor, konuşabiliyor. Çocuk istismarc fosforlu kalem ıları özellikle bu tür çocukları tercih ediyor. Çünkü bu çocuklar yabancıdan çekinmiyor, endişelenmiyor, paniklemiyor, utanmıyor. Bu da çevrenin dikkatini çekmiyor. Dışarıdan gören insanlar çocuğu bir yakınıyla konuşuyor gibi algılıyor, şüphelenmiyor."
ÇOCUĞA LAF ATIYOR, CEVAP VERİRSE YAKLAŞIYORLAR
Çocuk istismarcılarının gözüne kestirdikleri çocukları belli bir süre izledikten sonra yanına gidip laf atarak yaklaştığını ifade eden Kurt, rahat bir şekilde, çekinmeden karşılık veren çocuğun kaçırılma planın devreye konduğunu, yabancıyla konuşurken tedirgin olan, ağlayan, bağıran, mızmızlanan çocuğun ise genelde tercih edilmediğinin altını çizdi.
Kurt şu değerlendirmede bulundu: "Korkusuz, rahat iletişim kurabilen çocuk istismarcılar için çok önemli. Bu çocuklarla kısa sürede arkadaş olarak onları istedikleri yere götürebiliyorlar. Yabancıyla konuşmak istemeyen, uzaklaşmaya çalışan, ağlayan çocuklar ise tercih edilmiyor. Çünkü bu tür durum çevrenin dikkatini çekiyor. Bu da çocuk istismarcılarının işine gelmiyor. Çocukları kaçırılan aileler, genelde çocuklarının çevresiyle iyi iletişim kurduğunu belirtiyor."
ÇOCUK KAÇIRILMAYA KARŞI NASIL BİLGİLENDİRİLMELİ
Kurt, çocuğun kaçırılmasının önüne geçebilmek için ailelere büyük görev düştüğünü belirterek, ailelerin kısa, net, anlaşılır ve emir kipi cümlelerle çocuklarını sürekli bilgilendirmesi gerektiğini vurguladı. Uzun uzun nasihat ve 'lütfen' ifadeleriyle değil biraz kararlı bir şekilde çocukların kaçırılmaya karşı bulunduğu tehlikeden söz edilmesini isteyen Kurt şu önerilerde bulundu: "Aile sürekli okulda, sokakta çocuğunu takip etmesi mümkün değildir. Bunun yerine çocukların niçin kaçırıldığı onun anlayabileceği bir dille anlatılmalı. Evden çıkarken, okula giderken sık sık 'Yabancılarla konuşma, tanımadığın biri sana yaklaşmaya çalışıyorsa oradan hemen uzaklaş', 'Tanımadığın hiç kimsenin bir yere gitme teklifini kabul etme', 'Biri sana ısrarla yaklaşmaya, konuşmaya çalışıyorsa 'imdat' diye bağır', 'Kimseden bir şey alıp yeme', 'Kimsenin olmadığı yerlerde dolaşma', 'Seni şurada baban bekliyor, ben götürmeye geldim' diyenlere inanma', gibi telkinlerde bulunmakta büyük fayda var. Sürekli telkinler çocuğun zihninde yer eder. Ayrıca yaşına göre konuyla ilgili hikayeler de okutulabilir. "
Yapılan araştırmalarda çocuğun en korkusuz ve yoğun öz güven yaşadığı yaşın 5 yaş olduğuna dikkat çeken Kurt, bu yaştaki çocuklara daha fazla dikkat edilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
Emniyet Genel Müdürlüğü, önceki gün yaptığı açıklamada kayıp çocuk sayını bin 657 olarak açıklamıştı.
Kategori : GÜNCEL