AK Parti Bursa Milletvekili ve Tanıtım Medya Başkan Yardımcısı Mehmet Ocaktan, Türkiye'de Ergenekon davasının bir milat olduğunu belirterek, "Eğer Ergenekon süreci başlamamış olsaydı, Türkiye'deki demokratikleşme yürüyüşünde mesafe alınması mümkün olmazdı." dedi.
AK Parti Zonguldak İl Başkanlığı tarafından Türkiye Buluşmaları Toplantıları'nın ilki, Genel Maden İşçileri Sendikası Konferans Salonu'nda gerçekleştirildi. Toplantıya Merkez Karar yürütme Kurulu Üyesi Emine Çift, AK Parti Zonguldak Milletvekili Fazlı Erdoğan, Genel Maden-İş Başkanı Ramis Muslu, AK Partili belediye başkanları, partililer ve vatandaşlar katıldı. AK Parti Zonguldak İl Başkanı Hamdi Uçar, hükümetin icraatları ve demokratik sürecinin halka daha iyi anlatılması için genel meke
Kumlama kumu z tarafından başlatılan toplantı serilerinin ilkini gerçekleştirmenin heyecanı içinde olduklarını söyledi.
Ergenekon süreciyle ilgili bir soruyu cevaplandıran Mehmet Ocaktan, "Bu ülkede kim ne yapıyorsa herşey yasal çerçeve içinde olsun. Kimse yasalardan muaf değil. Yasalar, sokaktaki vatandaşımız için de, Başbakanlar için de, generaller için de, emniyetçiler için de geçerlidir. Dolayısıyla yasaların kendisine vermediği güçlerle devletin içindeki belli yapılanmaların, belli karanlık odakların su yüzüne çıkarılması, Türkiye'de karanlıkta kalmış işlerin hukukun önüne çıkarılması Ergenekon sürecidir. Zaman zaman dava süreciyle ilgili hapis cezaları çıkar mı, yoksa göstermelik mi çıkar diye eleştiriler oluyor. Zaten bu işin esası şudur: İtalya'daki Temiz Eller Operasyonu'nda da öyle büyük cezalar çıkmamıştı. Ama o süreç, devletin belli, karanlık odaklardan, yasa dışı oluşumlardan ayıklanması ve devlet kurumlarının şeffaf hale gelmesidir. Sembolik cezalar da çıkabilir. O sürecin varlığı önemlidir. Eğer o süreç başlamamış olsaydı, Türkiye'deki bugün demokratikleşme yürüyüşünün, milli birlik ve kardeşlik projesinin mesafe alması da mümkün olmazdı." şeklinde konuştu.
Ülkede muhalefet sorunu olduğunu ifade eden Ocaktan, iktidara dinamizm kazandırması gereken muhalefetin bu gayeden çok uzakta durduğunu belirtti. Ocaktan, "Özellikle bazı muhalefet partilerinin sandıktan hiçbir zaman milletin iradesiyle kazanamadıkları iktidarı, siyaset dışı güçlerin himmetiyle kazanma gibi bir umutlarının hala devam etmiş olmasıdır. Bu Türkiye adına da, bu partilerimiz adına büyük bir talihsizliktir." ifadelerini kullandı.
"57. HÜKÜMET TERÖRİST BAŞIYLA PAZARLIK YAPMIŞTIR"
Şu anda bazı muhalefet partileri tarafından çok insafsızca eleştiriler yapıldığını hatırlatan Ocaktan, şunları söyledi: "Bakın o kadar acımasızca o kadar insafsızca yüklenmeler yapıldı ki, 'bunlar PKK'nın yol haritasını yürütüyor' dediler. Böyle bir şey olabilir mi? Aynı terörist başı diyor ki, 'Açılım projesi PKK'nın tasfiye projesidir.' Şimdi bunlar terör örgütünü muhatap alıyorlar, onun yol haritasına gidiyor demenin hiçbir insani ve hiçbir insaflı tarafı da yoktur. 57. Hükümet döneminde, bu ülkede terörist başının kurtarılması için terörist başıyla pazarlık yapılmıştır. Başbakanlık'taki 7 saatlik toplantının aktörlerinden birisi de Sayın Bahçeli'dir. Burada Sayın Bahçeli'nin, Sayın Yılmaz'ın ve rahmetli Ecevit'in de imzası vardır. Burada (Öcalan'a) denen şudur: Eğer bundan sonra, söz ver bize, terör yapmayacaksan seni affedeceğiz. Yoksa asarız. Bunun adı terör başıyla pazarlıktır. Bu kadar insafsızca yüklenmelerinin anlamı yoktur."
Kategori : POLİTİKA